27 Eylül 2010 Pazartesi

nedenini bilemedğim bir kargaşadayım... bayadır uğramıyordum buralara birşeyler karalamak için.. sıkıldı içim daraldım..
nedenini bilemediğim bir kargaşadayım işte..

23 Mayıs 2010 Pazar

...

boştur öyle şehir dışına çık düzelirsin sözleri
dertler senden dışarı çıkmazlarki...!
benliğin neredeyse aklın orada...
düşüncelerin seninle...
söylesene hangi şehrin hafıza silme gücü var ki...?!

4 Eylül 2009 Cuma

hayallerdir...


hayallerdir insanı havalarda uçuran ve gerçeklerdir bir anda vurulmuşçasına yere çarpan...göklerde süzülen bir kuş misali,ardından gelen kurşun sesiyle yerde buluverirsin kendini aniden...oysa herşey çok güzeldi gökyüzünde...şimdi ise yerde belli belirsiz bir halde çırpınmak ne diye...işte gerçeklerde yüzüne çarparken acıtır canı en derinden...ince bir sızı derinden,dipten usul usul yavaş yavaş çıkmaya başlar yeryüzüne...isteklerin bazen hayallerinin öznesi oluverir bazen yüklemi...son noktayı bazen sen koyuverirsin bazen hayat senden hızlı davranır paragrafı btirir...seyretmek güzeldir ancak kendi acınacak halne bakmıyorsan gözlerin nemli nemli...bilmiyorum haksız mıyım yada hatalı...ancak kendi hikayen güzel geldiği kadar kötü gelebilir de sana...her masalın sonu iyi olacak diye bir kayde de yoktur ya bu da böyle işte...utlu sonla bitmez hayat...bu böyle değil midir ki zaten...doğm bir başlangıçsa ölüme de son adını vermişsek ve sonunda ayrılık varsa buna mutlu son denemez...açıkcası hayat mutlu sonla noktalanmaz bence..belki bir kurtulış olabilir...lakin kimse kendi hakkında yorum da yapamaz bir sonuca da varamaz bence...hangi kuralı severseniz gelir başınıza çıkar...sevdiğiniz kurtulmak istedğiniz olur çıkar başınıza...demek istediklerim budur...eğer ki hayal gerçek olur çıkarsa karşınıza o zaman çakılmazsınız büyük bir hızla...mutluluktan uçmaya devam başlar büyük bir hazla...ama Adına hayal denen o arzular zaten erişilmesi güç yerlere saklanmayı sever hayat saklabacında...sobelemeyi arzulayarak aranırız bu büyük görünen aslında küçük dört duvar oda da...ama sobelenen biz olur ıkarız ortalığa...hayat sende oyun oynuyorsun bizimle..biliyorum...haklısın diyebileceğim bir cümle yada sorabileeğim bir soru yok sana...sayfalar bende ise kalemler sende zaten ..benim sayfalarımda senin kaleminde yazılanlar var...senin yaşatmak istdiklerin benim yaşadıklarım...bir senden bir benden...ancak paylaşım adil değil...sende büyük pay...olsun varsın kitabın aı benden...son noktayı sen koysan da başlangıcı ben verdim zaten...:)

7 Ağustos 2009 Cuma

bir anda yazdım işte...


nerden çıktı bu yazı diyorum şimdi kendi kendime,neden yazmak istedim bunları...neden mi...şu an mezuniyetimizi seyrediyordum...sulugöz olarak gözyaşlarım durmdı tabi..o zamanları biz mi yaşadık...sanki yaşanmış olaylara tanıklık ediyorum,benden bağımsız,alakasız,,,yaşanmışlıklara seyircilik ediyorum..neden böyle oluyorum!?sanki arkadaşlık bağlarımız heğimiz için geçerli olmasa da çoksıkıda...hepimiz dağıldık,ayrıldık...bir söz duymuştum bir zamanlar lise arkadaşlıkları tespih tanelerine benzer,ip kopunca hepsi ayrı bir yere dağılır dye...ne gülmüştüm...saçmalık olduğunu düşüne düşüne...meğerse ne doğruymuş zaten söyleyenler yaşayanlardı deil mi?! evet dağıldık her bir tane...aynı yere düşüceğimizi bildiklerimizle bile ayrıyız ne tesadüf..aynı yerdeyiz,aynı havayı soluyoruz ama ne yazık ki birbirimize tutunamıyoruz...herneyse...hayat işte! olasılıklar ve olanaklar hep farklıdır her yörede,her kişide...
bende de,bizde de....
ne büyük acı var zannettiklerinin yok olması ve ne büyük mutluluk yokların varlığını gösterip seninle olması...ne büyük şans yanındakilerin seni bırakmaması....herşeyin elbet bir nedeni var-dır.bırakanlarda,gidenlerde,kaçanlarda,sevenler-sevmeyenlerde hep bir sebebe sahiplerdi...herşey ve herkese teşekkürler...hep birlikte büyüdük,ayrı olduğumuzu düşünsekte aramızda ki görünmez bağ sayesinde birlikte olgunlaşıyoruz aslında....yaşanan senelerde ne olduysa bizi biz yaptı işte...

3 Temmuz 2009 Cuma

SONUNDA...

İtiraf etmekten korkuyorum aslında biliyor musun?Anlatmak istiyorum ama olmuyor...delirircesine özlediğimi,sonunda kavuşacak olsam dahi o müthiş korkuyu yaşadığımı haykıramıyorum...Söyleyebildiğim tek şey o büyük özlemim..Satırlara sığdırabildiğim aslında bir nevi sığdırma savaşı verdiğim şey sadece özlem...Kavuşmak elbet var sonunda..Ama ya yaşayamazsak...Ben itiraf edemeden ya kaybolursak rüyalardan.Herkesin istediği bu zaten değil mi!?Sonu gelmeden,başlangıcı olmadan kaybolmak...Biliyor musun herkese inat daha da seveceğim seni.Daha çok adıı sayıklayacağım.Ve sen bir yerlerde yine beni anlatıyor olcaksın..Ve ben eminim kavuşacağız bu yolun sonunda....

2 Temmuz 2009 Perşembe

BİZ


Biz seninle;
Barışamayan iki dost
Ayrılamayan iki düşman
Kavuşamayan iki sevgili
Sonu gelmeyen bir hikaye
Unutulmaz bir roman
Rüyaların en güzeli
Kabusların en acısı
Ve maalesef sonu bilinmeyen uzun bir yoluz...

1 Temmuz 2009 Çarşamba

DAYANILMAZ SANCI

gecenin sesini dinlediniz mi hiç!?
ilk koca bir boşluk hissedersiniz
büyük bir anlamsızlık
yalnızlık
sonu gelmeyen dipsiz karanlık
ama ardından
anlatmaya başlar gece derdini
siz dinleyici
o konuşmacı
istemezsiniz bitiversin o büyülü sancı
sancı diyorum
derdin yoksa
neden katran karası geceye kulak verirsin ki!?
rahat uyku varken
neden dikenler batarmışçasına duramazsın ki!?
dinleyin bu dediklerimi
derdiniz yoksa o büyülü çarşafın altına giremezsiniz ki
kimine kalemi,kimine sigarası yada kulağında ki tınısı yardımcı
ama en kötüsü o dayanılmaz sancı....